Sevdamın (Ğorğoras) Anaları (4)

Sevgili Orhan Hoş abimizin köyümüzün sitesinde yayınladığı dört ğorğoras anasını görünce çok etkilendim..Ayaklarının altı öpülesi analarımızın çileli yılları duruşlarına ve yüzlerine nasılda yansımış…
Nasıl bir sevda, nasıl bir gençlik ,nasıl bir evlilik,nasıl bir gelinlik dönemi yaşamışlar diye çok merak ettim…

Yaşadıklarımı ve anacığımın anlattıklarını sizlerle paylaşmak vede günümüzle de karşılaştırmak istedim….Buyurun…
Çocukluk yılları

Yoksulluğun fakirliğin nesini anlatayım..bunlar anlatılmaz ki ancak yaşanır.

Hiç oyuncağın oldu mu diye sorduğumda evet oldu….Küçük kardeşlerim dedi. Hem ağlayan hem de gülen bebek………

Peki dedim sevdalıklarınız nasıldı…Güldü

Ah oğlum dedi mahremdir.Zor anlatılır.Kimse duymasın kimse görmesin diye çok gizli idi..Hem de uzaktan uzağa,,
Şimdi ki gibi mi sanıyorsun. Sevdanın elinin sıcaklığını ancak evlenince his edersin..Bazen de da hiç tanımadığın kişiye sevda olmak veya eş olmak zorunda idin..

Büyükler öyle reva görmüştür.Sana söz düşmez….Şimdi nasıl?

Hiç anlatmama gerek var mı..
Oğlum dedi….Asıl zor yıllar evlendikten sonrası idi yani gelin gittikten sonra..
Bakın gençler…Analarımızın çile dolu yılları nasıldı.
Geçim şartları zordur.Evin erkeği gurbete gitmek zorundadır…
Evin kadınları ise tarlada ,ormanda,çayırda olmak zorundadır.Yeni doğan bebeğini bile akşamdan akşama görmek zorundadır.
Evin gelinisin erken kalkmak zorundasın..Bilirsiniz sabah uykusunun tadı bir başkadır.

Bebelerden başlayalım işe….Saatlerce altın da olan bezi alırsınız ki her tarafı pişik içindedir.Karnı açtır hemen onu emzirmeye başlar ama yorgunluktan ama gıdasızlıktan ana sütü de azdır.Olanı ile yetinmek zorundadır.
Şimdikiler çocuklarını emzirmiyor ana…
Yarı uykulu ahıra inmek zorundasın.
Şimdiki evlerde ahır yok ana
Ahbini (gübreyi) taşımalısın
Şimdiki evlerde Kirga yok sepet yok ana
İneklere ot vermelisin tuz vermelisin
Şimdiki evlerde ot yok tuz yok serender yok ana
Sağdığın sütü yağa yoğurta çevireceksin
Şimdiki evlerde yayık yok maya yok süt makinesi yok ana
Hayvanlara ot yapmak
Şimdiki evlerde orak yok kerendi yok ip yok ana
Çocuklarına yedirdiğin Havic (kuymak), treklosti (Peynir ezmesi), (Fusro (Yumurta)
Şimdiki evlerde mısır unu.Kurc (özel peynir) ,Köy yumurtası.Değirmen bile kalmadı be ana
Sığırları suya götürmek zorundasın.
Şimdiki köyümde ğuvan (hayvanların topluca su içtiği yer) kalmadı ana
Kapılarında muhabbet ettiğin bir bardak suyunu içtiğin birazda dinlendiğin açık kapılı evler kalmadı ana
Çamurlu yollarında gezmek için
Şimdiki evlerde kara lastik yok ana
Çamurlu yollarda ayak izlerini aradım.Hepsi silinmiş ana
Dertlerine, sırlarına, sıkıntılarına ortak olan komşuların kalmadı ana,
Ebediyete göçen insanlarımız için mezar yeri kalmadı ana..
Köyümde bakkal kalmadı bee ana
Çalışmaktan Yük taşımaktan belleri bükülen kalmadı ana
Aylarca yıllarca gurbet yolu gözleyen analar babalar eşler kalmadı ana
Dört çocukla bizi bir odada büyüttün…
Artık tek odalı evler kalmadı ana..
Susuz ,elektriksiz arabasız ev kalmadı ana
Yakınlardan akrabalardan hatta can can larımızdan kimse kalmadı be ana
Dara düştüğün zaman kapısını çalabileceğin anan, baban kalmadı be ana

Keşke anacığım…(Bütün analar için)
Senin o yılların mutlu olsaydın da bunların hiç biri olmasydı…Çok sıkıntılar çok yalnızlıklar çok eziyetler gördüğünü biliyorum.Senin mutlu olmanı dünyalara değişmezdim..Keşke genç yaslarda yüzünüzdeki o çizgileri görmeseydim..

Keşke saygını yüzünden şekersiz çay içmeseydin…(Anama şeker vermeyi unutmuşlar oda çayı şekersiz içmek zorunda kalmış tı.).

Bir zaman tüneli olsa sizin o çileli yıllarınıza bu günümüze almayı çok isterdim..Bu analarımızın çektikleri çok çileler vardır.

Bu benim sevdam….Var yaaa
Çok çileleri de çektirmiştir….Analarımıza
Ama ne yapalım ki ikisi de bizim
Hem ana bizim hem vatan bizim..İkisine de sevdamız Büyük
Genç nesillere analarımızın çektiklerini anlatmak istedim..Bunlar birazı daha neleri var..

Çilesiz sevda olur mu?….Olmaaaaaz…İşte böyle
Nasırlı ellerinizden öpüyorum…

Yüksel Çatal Kuşadası