Derleyen / Ayhan HOŞ                   

Sample Image   
    Eğridere'nin Manevi ve Kültürel Değerleri...

This email address is being protected from spambots. You need JavaScript enabled to view it.Bu mail adresi spam botlara karsi korumalidir, görebilmek için Javascript açik olmalidir                 

 

                ÇAYKARA’NIN MANEVİ VE KÜLTÜREL DEĞERLERİ
           
(EĞRİDERE’NİN MANEVİ VE KÜLTÜREL DEĞERLERİ)

     
Çaykara Müftülüğü’nün 2002 yılında düzenlediği ve köylülerimiz Sayın Ahmet Cemal NİYAZOĞLU ve Sayın Yard. Doç. Dr. Kemal YILDIZ’ın bildiri sunduğu “Çaykara’nın Manevi ve Kültürel Değerleri” konulu sempozyumda sunulan bildiriler yine Çaykara Müftülüğü tarafından kitaplaştırıldı. Böylesine önemli bir çalışmada bulunan başta Müftülüğümüz olmak üzere, sempozyumun düzenlenmesine katkı yapan ve destek veren herkese minnet ve şükranlarımı bilhassa ifade etmek isterim.

 

      Kitabı ilk incelediğimde ilk dikkatimi çeken “bizimkiler” (Ahmet Cemal NİYAZOĞLU ve Kemal YILDIZ) oldu. Teferruatlı bir inceleme ve değerlendirme neticesinde kitabın bir bilgi hazinesi olduğu kanaatine vardım.
     
Sempozyumda sunulan bildirilerden köyümüz ve köylümüz ile ilgili olanları sizlerle paylaşmak amacıyla derledim. Aşağıdaki bilgiler sunulan bildirilerden alıntı şeklindedir ve sadece köyümüz ve köylümüz ile ilgili kısımlardır.

     
Doç. Dr. Hükmet ÖKSÜZ’ün “Tarihi Seyir İçinde Çaykara” konulu bildirisinden; 

 

“Osmanlı devrinde Trabzon Sancağı’na yönelik oluşturulan Tahrir Defterine (288 nolu) göre şimdiki Çaykara ilçesinin arazisinde dokuz adet köy bulunmaktaydı. Bunlar Gorgoras (Eğridere), Holaysa (Yeşilalan), Paçan (Maraşlı), Yente (Çayıroba), Haldizen (Demirkapı), İbsil (Arpaözü), Aso (Derindere), Aşağı Ogene (Köknar) ve Yukarı Ogene (Karaçam) köyleridir…”

 

“Sözü geçen deftere göre (1554 tarihini taşıyan 288 nolu Tahrir Defteri), Çaykara arazisindeki dokuz köyde tahmini olarak toplam 1359 kişi yaşamaktaydı, bu nüfusun 70’ini Müslümanlar (% 5,15), 1289’unu Hıristiyanlar (% 94,84) oluşturmaktaydı. Bu nüfus özellikle bölgenin kuzeyinde (Yeşilalan, Maraşlı ve Eğridere) yoğunluk kazanmakta, …” 

     
“… 1840’ta Gorgoras köyünün ileri gelenlerinden Osman bin Mustafa ve Mehmed bin Bekir mahkemeye başvurmak suretiyle köyleri yakınında bulunan ve hudutları Gordesan, Şerah ve Zeleka Mezraları ile Gorgoras ve Paçan köyleri arasındaki sırt ile sınırlanan meranın kendi köylerine ait olduğunu bildirmişlerdir… Yapılan incelemeler sonucunda meranın Gorgoraslılara ait olduğu anlaşılmış ve dava onlar lehinde sonuçlanmıştır.”

     
“Paçan ve Gorgoras arasındaki çekişmeler bununla ibaret değildir. Bu kez, yukarıdaki davadan üç yıl sonra, yeniden mahkemelik olmuşlardır. 1843’te vuku bulan bu çekişmede, Paçan köyünden bir grup kişiye ait tapulu ve temessüklü arazinin kendilerine ait olduğu ve tasarruf ettikleri arazilerin vergilerini her yıl düzenli verdiklerini belirtmişlerdir. Buna rağmen, Gorgoras Köyü halkı sözü geçen arazinin kendilerinin olduğunu beyan ederek komşu Paçanlıların haklarını gasp etmek istemeleri ile konu mahkemeye intikal etmiştir. Yayla davalarını artırmak mümkündür. Örneğin, … 1875’te Gorgoras, Holaysa ve Paçan arasında yayla davaları görülmüş ve sonuca bağlanmıştır.” 
     
“…, Nüfusu kalabalık olan köyler (erkek nüfusu 400’ü aşanlar) Şerah (Uzungöl), Şinek Paçan (Ataköy), Fotinos (Kabataş), Şur (Şahinkaya), Holaysa (Yeşilalan), Nefs-i Paçan (Maraşlı) ve 
Gorgoras (Eğridere) şeklinde sıralanmaktadır…” (1876 verilerine göre)

      1876 Tarihli Trabzon Vilayet Salnamesine Göre Çaykara Yöresi

 

Köyler

Hane

Nüfus

Bedel-i Askeriye

Aşar Vergisi

Karma Vergiler

Eğridere (Gorgoras)

88

406

-----

9.149

5.587

      Yard. Doç. Dr. M. Hanefi BOSTAN’ın “XV., XVI. Ve XVII. Yüzyıllarda Çaykara’da Nüfus ve Nüfus Hareketler"ikonulu bildirisinden;
     
“…1486’da Çaykara sınırları dahilinde yaşayan Hıristiyan nüfusun %46’sı Paçanlı idi. Paçan bir Türk cemaatinin adıdır. Aynı tarihte Gorgora nam-ı diğer Paçan adlı köyde 4’ü hane ve 1’i de mücerret olmak üzere 5 nefer, Paçan adlı köyde de 1 nefer Hıristiyan’ın kendi isimleri yazıldıktan sonra “Karaman” diye tavsif edildikleri görülmektedir.

     
Bugünkü Çaykara İlçesi Sınırları Dâhilinde Bulunan İskân Birimlerinin Ayrıntılı ve Tahmini Nüfusları (Yıllara Göre)
                                          Yıl 1486

Köylerin Adları

Hane

Bîve

Mücerret

Baştina Hane

Müsellem Hane

Yamak Hane

Tahmini Nüfus

Yüzde (%)

Gorgora Nam-ı diğer Paçan

48

1

5

--

--

--

249

%19,49






                                          Yıl 1515

 

Köylerin Adları

Hane

Bîve

Mücerret

Baştina Hane

Müsellem Hane

Yamak Hane

Tahmini Nüfus

Yüzde (%)

Gorgora(Paçan)

31

--

14

4

--

--

247

%21,45







Yıl 1554 “Bölgenin tahmini nüfusu 1729 kişiden ibaretti. Bu nüfusun ancak % 4,62’si Müslüman’dı. Müslümanlar; Gorgora köyünde 5, Holaysa köyünde 10, Paçan köyünde 15, Yente köyünde 13, Haldızen köyünde 1, İpsil köyünde 1, Zeno köyünde 10, Aso köyünde 5, Aşağı Ogene köyünde 5 ve Yukarı Ogene köyünde de 15 kişi olarak ikamet etmekte idiler.”

Köylerin Adları

Hane

Bîve

Mücerret

Baştina Hane

Müsellem Baştina

Müsellem Mücerret

Tahmini Nüfus

Yüzde (%)

Gorgora

60

1

5

--

--

--

249

%19,49





 

Yıl 1583 “Nüfusun yoğun olarak yaşadığı köylerin başında sırasıyla Yente, Paçan nam-ı diğer Sero, Gorgora ve Holaysa köyleri gelmekteydi.”

Köylerin Adları

Hane

Mücerret

Tahmini Nüfus

Yüzde (%)

Gorgora

90

5

455

% 14,22




                                                       Yıl 1681

Köylerin Adları

Avarız Hane

Mücerret

Tahmini Nüfus

Yüzde (%)

Gorgora

22

--

110

% 9,04




 


      Hüseyin ALBAYRAK’ın “Çaykara Şairlerinden Bir Demet” konulu bildirisinden;

     
“Ömer BAL (1916-1966)
     
Ömer BAL, 1916 yılında Çaykara’ya bağlı Eğridere Köyü’nde doğdu. Yöresinde yapılan atışmalara katılmış, şiirler ve özellikle de destanlar söylemiştir. Kendisinden kalan destan ve atışmalar, oğlu Aşık Mustafa Bal tarafından ses kayıt bandına okunarak, Dr. Mustafa Duman’ın arşivine verilmiştir. Ömer Bal 1966 yılında ölmüştür.”

     
“Aşık Mustafa BAL (1931-)
     
Aşık Mustafa Bal, 1931 yılında Çaykara’nın Eğridere Köyü’nde doğdu. Öğrenim görmemiştir. Babası Ömer Bal da çevrede tanınmış bir türkücü-şair idi. 1947 yılından itibaren şiirler ve destanlar söylemeye, atışmalara katılmaya başlamıştır.”
     
1953 yılında kısa dönem askerliğini yapan Mustafa Bal, 1969 yılında işçi olarak Hollanda’da 17 yıl çalıştıktan sonra malûlen emekli olup 1984 yılında Türkiye’ye döndü. Şiir ve destanları genellikle Trabzon ve Rize matbaalarında, bir kısmı da Tercüman Gazetesi’nin Avrupa baskısında yayımlanmıştır.

     
Eserleri:
   Destan-Türkü Deryası, Samsun,1959
   Çaykaralı Aşık Mustafa Bal’ dan Seçmeler, İstanbul,1987
  
Tek yaprak halinde çeşitli konularda destanlar (140 civarında)

     
Ahmet Cemal NİYAZOĞLU’nun “Çaykara’nın Folklorik Yapısı” konulu bildirisinden;
     
“… Çaykara’dan çok hafız ve kura çıkmıştır. … Eğridere’den Ğurna Hacı Hafız İbrahim ve Hacı Hafız Mehmet Yıldız, …”
     
“… Çaykara’nın birçok köyünde özellikle Maraşlı, Uzungöl, Taşkıran, Ataköy, Yukarı Kumlu, Şahinkaya, Yeşilalan, Eğridere ve Akdoğan gibi köylerde Osmanlı devrinde inşa edilmiş Osmanlı Medrese binaları mevcuttur…”
     
“… Atışmalar gelenek halinde, eskiden beri Çaykara’da hep yapılagelmiştir. Şimdi bu atışmalar eski renkliliğini ve canlılığını maalesef taşımamaktadır. Nerde o eski atışmacılar, söz ustaları? Mesela, … Eğridere’den Ağralioğlu Mustafa ŞEKER, …”
     
“… Bundan 25-30 sene önceye kadar 700-800 hatta 1000 baş koyun besleyen aileler vardı… Bizim Eğridere Köyü’nden Ağıralioğlu Mustafa Efendinin, … büyük ve küçük sürüleri vardı….”

     
Prof.Doç.Dr. Ali ÇELİK’in “Çaykara’da Atışma Geleneği, Atma Türkü ve Çaykaralı Ünlü Atma Türkücüler” konulu bildirisinden;

     
“Mahnida Ahmet – Süleyman Ağralı
     
Bin dokuz yüz kırklı yılların Eğridere Köyü ’nde büyük bir düğün kuruluyor. Ne çare ki gurbet yüzünden koskoca köyde türkücü bulunamıyor. Sorup soruşturuluyor, türkü söyleyebilecek bir Süleyman Ağralı var diyorlar, hemen haber salınıyor.

     
Bundan sonrasını Süleyman Ağralı şöyle anlatıyor:
     
Mahnida’nın düğüne geldiğini biliyorum zaten. Onunla tanışmam isteniyor. Ne haddime. Hem ağabeyimin arkadaşı, hem büyük türkücü. Gitmiyorum. Ardından birkaç haberci daha. Olmaz diyorum. Konuklar geceyi kuru peykeler üzerinde rahatsız bir biçimde geçiriyor. Sabahleyin tekrar haberci gelince mecbur kaldım, gittim. Seyir başladı. Karşısına almakla beni son derece yüceltiyordu. Onunla söylediğim ilk ve son türkülerdi bunlar:

  
Mahnida Ahmet:   Yeni çıktuk sabaha
        
Sağlık selamet ile
  
Süleyman Ağralı:   Ne gelurdun buraya
        
Bir yarım davet ile
  
Mahnida:   Ne namaz ne de niyaz.
        
Böyle cemaat ile
  
Ağralı:   Git kıl kazalaruni
        
Otuzar rekat ile
  
Mahnida:   Süleyman türkülerun
        
Hepsi itaat ile
  
Ağralı:   Bana anlaturmisun
         
Fetvayı ayet ile
  
Mahnida:   Biz da rahatsuz kalduk
        
Bir küçük kağet ile
  
Ağralı:   Şimdi cezalandunuz
        
Hakim kanaatiyle”

     
“Mahnida Ahmet – Ağralı Mustafa;
     
Dedemin bu en son türküleri 16 Şubat 1959 günü Şahinkaya Köyü’nde İsmail Özer’in düğününde söylenmişti. Atışmacılar Eğridere Köyü’ nden Ağralı Mustafa ile Şahinkaya Köyü’nden Mahnida Ahmet’ti. İki asker arkadaşı, iki köklü dost, dostça başlattıkları seyiri birbirine takılarak sürdürdüler ve sarılarak bitirdiler.

  
Mahnida:   Gençluk elliden sonra
        
Daha düşemez ele
        
Elliden sonra insan
         
Başlayacak amele
        
Yıkıldun ey birader
        
Haman endun temele
  
Ağralı:   Ehbap kalma kusura
        
Sanma altmıştan sonra
        
Bakarım müstağmele 
   
Mahnida:   Geluyur bana rüya
        
Ey gidi fani dünya
        
Mal kaluyur tembele
  
Ağralı:   Nasıl kaldırmaz ica
        
Yazma istemez hoca
        
Lazım ona amele
        
Altmışten sonra insan
        
Bilmeyur Türkçe lisan
        
Bilmez Kitap Arapça 
   
Mahnida:   İnsan kendi kendine
        
Söyleyecek adını
        
Arama sağdan soldan
        
Arkadaş imdadını
  
Ağralı:   Şur’dan kim evlenurse
        
Bulacak muradını 
   
Mahnida:   Ey vah vah göremedum
         
Peştemalun katını
  
Ağralı:   Korkarum Ahmet kızlar
        
Kesecek ıratuni 
   
Mahnida:   Görmedum Gorgoras’un
        
Eski beymuratini
  
Ağralı:   Kim olur bana elçi
        
Geçecek sıratini 
   
Mahnida:   Şurlilar misafirun
        
Kırarler suratini
  
Ağralı:   Şurlilar sadık insan
        
Bozmaz İslâm şartini 
   
Mahnida:   Alişturayim sana
        
Tamam İslâm şartini
  
Ağralı:   Ahmet yanan camenun
        
Sen aldın beratini 
   
Mahnida:   Sen da hatip mi oldun?
        
Gel al benden kartini
  
Ağralı:   Ya eyle bana bir eş
        
Yaptun saltanatini 
   
Mahnida:   Malun açtan geberdi
        
İlk senenun martini
  
Ağralı:   Ahmet nasul unutmaz
        
O eski inatini 
   
Mahnida:   Ey kızlar hiç dinleman
        
Gorgoras fesatini
  
Ağralı:   Kızlar bana bakayur
        
Açtiler kanatini 
   
Mahnida:   Ey vah vah yeyur beni
        
Kestiler halatini
  
Ağralı:   Malez tuzsuz olmiştur
        
Baktiler mi tadini? 
   
Mahnida:   Yaşasun Sultan Hamit
        
Yapti saltanatini
        
Düğunun mübarekli
        
Toplnadi hep ehbapluk
  
Ağralı:   Hayde peştamal hayde
        
Olmaz cinsumde puşluk
        
Gülünti etti beni
        
Ey gidi eski gençluk 
   
Mahnida:   Olan ehtiyarladun
         Nedur habu sarhoşuk
  
Ağralı:  Sevdaluk tarafindan
        
Vardur gözümde hoşluk 
   
Mahnida:   Şurlilar verdi sana
        
Bu kadara serbeşluk
  
Ağralı:  Dört etrafum erkektur 
         
Nerden göreyim hoşluk 
   
Mahnida:   Utan birader utan 
  
       Oldun yüzaltmışbeşluk
  
Ağralı:  Peştamal ile bile
        
Herhal olduk kardaşluk 
   
Mahnida:   Ey eski delikanlı
        
Ne şapka ne da başluk
        
Yanaş kasaphaneye
        
Oldun eyi bir leşluk 

     
Prof.Dr.Nasrullah HACIMÜFTÜOĞLU’nun “Varda’da Halvete Giren Çaykara Uleması"
 konulu bildirisinden;

   “II-1323/1905 ve 1326/1908 HALVET LİSTELERİ
  
e) Eğridere (Gorgoras)’den
  
13) Sadoğlu Mustafa Efendi

     
Sadık ALBAYRAK’ın 1914 Yılında “Trabzon Medreseleri ve Çaykara’da İlmî Hayat” konulu bildirisinden;

     
“OF MEDRESELERİ:
     
63- Gorgoras Medresesi: 36 talebesi vardı.”
     
İsmail Hakkı BAKKALOĞLU’nun “Çaykara Medreseleri, Müderrisler ve İcazetnameler” konulu bildirisinden;
     
“Çaykara’da yetişmiş diğer âlimlerden birisi de Hacı Muahmmed Bahauddin Efendi’dir. … Kadahor, Zisino, Gorgoras (Eğridere) köylerinde müderrislik yaptıktan sonra, 40 yaşında iken Of kazası müftülüğüne intihap ve tayin edilmiştir.”

     
Yard.Doç.Dr.Kemal YILDIZ’ın “1700 ve 1800’lü Yıllarda Çaykara’nın İlmî ve Kültürel Atmosferini Gösteren Bir Örnek” konulu bildirisinden;

     
“Ben, eski ismi Gorgoras olan Eğridere Köyü’ndenim.”
     
2 - AHMED B. MUSTAFA B. MUHAMMED B. MUSTAFA B. NUMAN
 
… Eserin sonundaki istinsah kaydında şu bilgi mevcuttur: “Bu kitabın tahririni tamamlamak, 1153/1740 senesinde, Of kazası, Gorgoras karyesinde vaki olmuştur.”

      
Ahmet Cemal NİYAZOĞLU’nun “Çaykara’nın Etnik Tarihi” konulu bildirisinden; 
 
“… Rumca’yı bilip konuşmanın, Rumca bazı ağızları, deyim ve deyişleri bilip söylemenin, Trabzon, Of ve Çaykara bölgesinde bazı yer adlarının Yunanca olması ne millî kültürümüze bir zarar verir ne de kültür yapımızın sağlamlığına bir halel getirir. Bizim köy Eğridere’dir. Çaykara köyleri içinde Rumca’yı iyi konuşan köylerden biridir. Ancak bizim evde ve akrabalarımızın evlerinde Rumca konuşulmazdı.”

     
6 - Çaykara’nın Manevi Değerleri;
     
Şimdi Çaykara’nın manevi değerlerinden tanıdığım ve bu kısa zaman içinde tespit ettiğim kadarıyla önce vefat etmiş olanlarından başlayarak, sonra da hayatta olanlarının isimlerini sıralamaya çalışayım:
     
Of ve Çaykara bölgesinin halkını Hıristiyanlıktan Müslümanlığa çeviren … Niyazoğlu Hacı İsmail Efendi, Hüseyin Efendi ve Mustafa Efendi (Eğridereli), … Ağırali Mustafa Efendi (Merhum Mahnida’nın atışma arkadaşı, dostu), Eğridere’den türkücü atışma ustası Korkuluk (aşık Mustafa Bal’ın babası), Ozan Mehmet Kılıç (Eğridere’den), … İsmail Müftüoğlu (Eğridere’den eski Adalet Bakanı), İsmail Kaymak (Eğridere’den, din bilgini), … Prof. Necati Ağıralioğlu (Eğridere’den, bilim adamı), …”

     
Ali Rıza UZUNER’in “Çaykara Kökenli Devlet ve Siyaset Adamlarından Bir-Kaçı” konulu bildirisinden;

     
“İsmail MÜFTÜOĞLU;
     
1939 Of doğumlu, Çaykara’nın Eğridere Köyü’ndendir. Babası Yusuf. Çapa Öğretmen Okulu’nu bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Çeşitli yerlerde öğretmenlik yaptıktan sonra bir müddet serbest avukatlık yaptı. 4 üncü Dönem Sakarya Milletvekilliği de yapan İsmail MÜFTÜOĞLU Adalet Bakanı olarak da hizmet etti. İngilizce ve Yunanca biliyor. Evli ve üç çocuk babasıdır.”

     
Mehmet KARA;
     
1939 Çaykara doğumlu. Baba adı Hüseyin. Kara Harp Okulu’nu bitirerek Askeriyede P.K. Binbaşı olarak çalıştı. Trabzon Belediye Başkan Yardımcısı olarak da hizmet eden Mehmet KARA XVII. Dönem Trabzon Milletvekili seçildi. Evli ve dört çocuk babası.”

     
Sempozyumda Bildiri Sunanların Özgeçmişleri:

     
“7 - Ahmet Cemal NİYAZOĞLU;
     
1944 yılında Çaykara İlçesinin Eğridere Köyü’ nde dünyaya geldi. İlk ve ortaöğrenimini Çaykara ve Trabzon’da tamamladı. Dört yıl medrese eğitimi görerek 1964’te icazet aldı. Daha sonra fark derslerini vererek İmam Hatip Lisesi’nden de diploma aldı.
     
1963 yılında Diyanet İşleri Başkanlığının açmış olduğu sınavı kazanarak fahri vaizlik vesikası aldı. 1964-1966 yılları arasında vatanî vazifesini yaptı. 1967 yılında henüz 23 yaşında iken ilk eseri olan “Türkiye’nin Manevi Fethi”ni yazdı.
     
1969 yılında Devlet Memurluğu Sınavı’na girdi. Sınavı kazanınca Çaykara Cumhuriyet Savcılığı kaleminde bir süre Zabıt Katiplği yaptı. 1971-1973 yılları arasında İzmir’de Hakiki Koç Otobüs İşletmesinde çalıştı. 1973-1980 yılları arasında Trabzon’da iki fabrika ile çeşitli özel şirketlerin muhasebelerini yürüttü. Bu yıllarda aktif siyasetle de uğraştı.
    
1980 yılından itibaren merkezi İzmir’de olan Hakiki Koç Yurtiçi ve Uluslar arası otobüs işletmesinde sırasıyla İşletme Müdürlüğü ve Finans Müdürlüğü görevlerinde bulundu. Halen aynı şirkette Genel Koordinatörlük görevine devam etmektedir.
     
1992 yılında girdiği Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde, iş hayatıyla birlikte sürdürdüğü yüksek öğrenimini 1996 yılında tamamladı. Halen aynı fakültede Yüksek Lisans düzeyinde bilimsel çalışmalarına devam etmektedir.
     
İngilizce, Fransızca ve Arapça bilmekte olup çeşitli konularda yayınlanmış 12 eseri, birçok şiir ve makalesi bulunan Niyazoğlu evli ve  beş çocuk babasıdır.”

     
“16 - Yard.Doç.Dr. Kemal YILDIZ;
     
1963’te Trabzon Çaykara’da doğdu. İlkokulu Eğridere Köyü’ nde, Ortaokulu Çaykara İnönü Lisesi’nde okudu. 1982’de İzmit İmam Hatip Lisesi’nden mezun oldu. 1986’da Marmara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesini bitirdi. 1989’da aynı Üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsünde “İslâm Yargılama Hukukunda Bir İspat Vasıtası Olarak Şahitlik” isimli teziyle yüksek lisansını, 1996’da da “İslâm Hukukunda Kusura Dayanmayan Akit Dışı Sorumluluk” isimli teziyle doktorasını tamamladı. 1991’de Marmara Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak başladığı memuriyet hayatına 1998 yılından itibaren KTÜ Rize İlâhiyat Fakültesinde devam etti. Halen KTÜ Rize İlahiyat Fakültesi Temel İslâm Bilimleri Bölümü’nde İslâm Hukuku Öğretim üyesi olarak görevine devam etmektedir. “Hanımların Özel Halleri” ismiyle yayınlanmış bir eserinin yanında Türkiye Diyanet Vakfı İslâm Ansiklopedisinin bazı maddelerini kaleme almış ve çeşitli dergilerde makaleleri yayınlanmıştır. Evli ve üç çocuk babasıdır.”

     
Tekrar etmekte fayda görüyorum. Yukarıdaki bilgiler “Çaykara’nın Manevi ve Kültürel Değerleri Sempozyumu-1” adlı kitaptan alınmıştır.

     
Sempozyuma ve kitabın basımına katkı yapan ve destek verenlere minnet ve şükranlarımı defaten ifade etmek vazifemizdir.

      Derleyen: Ayhan HOŞ
      Mart 2009, YOMRA
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------