Merhaba değerli okuyucular.
Hayli zaman oldu yazı yazamadım.Yazı yazamamanın çeşitli sebeplerini sayıp sizi meşgul etmeyeceğim.Ama hakikaten seri yazı yazmak zor.Günlük yazı yazanlara Allah kolaylık versin.Kendi açımdan bir format üzere yazı yazmaya çalışıyorum.

Hatıra,anı,yaşadığımız olaylardan anekdotlar,herkesin bir köşesinden ilgisinin olduğu yöresel konular benim irdelediğim konular.Güncel ,siyasi konulara çok fazla girmeyi şık bulmuyorum.Elbette herkesin bir dünya görüşü vardır,herkesin de doğal olarak bir siyasi parti eğilimi vardır.Benim kanaatim bu tür konularla günlük gazetelerde yazan duayen gazeteciler ilgilenmeli yorum,yazı yazmalı ve beklide karşıt görüşte olanlarla polemiğe girmelidir.Bununla biz güncel konularla ilgilenmeyelim,kayıtsız kalalım demiyorum.Elbette ülkemizde neler olup bitiyor öğrenmeli ve de değerlendirmeliyiz.

Uzun bir süre gazetelerden ilginç bulduğum yazıları kesip biriktirmiştim.Çok önemli bir arşiv yaptım diye düşünüyordum.Yıllar sonra o dosyamı elime alıp şöyle bir kontrol edeyim dediğimde siyasi yazıların ne kadar kaygan olduğunu sabun köpüğü gibi gündemden düşüp yok olup gittiğini gördüm.Kendi kendime bu yazılar mı önemli diye sakladım diye hayıflanıyorum.O gün tartışılan konular çoktan değişmiş….

- Ali Kalkancı-Fadime Şahin olayı ne kadar üzmüştü ..Bir şeyhin bu rezil duruma düşmesi tüm inananlara kara leke gibi medya tarafından yamanmıştı.Şimdi bakıyorum ki çakma (Yapay) bir şeyh üretilmiş buna bir görev verilmiş adamda vazifesini yapmış.Maksat hasıl olmuş.Mesaj şu :Bu müslümanlar böyledir,namussuz,güvensiz,dolandırıcı…vs

- Bir başka skandal birkaç yüz kişilik bastonlu,uzun sakallı,sarıklı,şalvarlı insan kafir devlete baş kaldırmış Ankara’ya yürüdü.Belki bir kısım insanlar “helal olsun heriflere ne cesaretli kişiler”diyerek alkış tuttu.Hiç kimse şöyle düşünmedi Dünyanın en büyük ordularından bir ordu varken Türkiye’de bunlar ne yapmaya çalışıyor.Şimdi bakıyoruz olay sandığımız gibi değil.İyi günde olsunlar bir senaryo yazmış ve uygulamış ve bu senaryo cuk diye oturmuş.

- Arşive devam ediyorum.Bu senaryonun içinde bir de” Türk Müslümanlığı “ bölümü var.Hatırlayın duayen gazeteciler özellikle Cuma,Cumartesi geceleri gece yarılarına kadar devam eden tartışma proğramlarında ana tema “Din”eksenliydi.Özellikle bir toplum mühendisliği projesi olarak bu konu sağından,solundan,yanından,üstünden,altından irdelendi durdu.Sonunda ne oldu samimi Müslümanlar bu numarayı yemedi ama zaten yönlendirilmeye hazır büyük kalabalıklar bir şekilde manipüle edildi.Şimdi ne oldu Tüm Türk Milleti ihtida mı etti ki artık kimse böyle proğramlar yapmıyor?Artık ihtiyaç kalmadı “Model bir toplum oluştu”mu diyeceğiz…..

Demem o ki bizim milletimizi ayakta tutan birlik ve beraberlik hamurumuzu yoğuran değerlerimiz vardır.Bizler bireysel olarak onlara sarılırsak yukarıdan aşağıya bize yapılacak olumsuz etkilerden büyük ölçüde kurtulmuş ve safiyetimizi korumuş olacağız.Bu minval üzere biz kültürümüzü bu mütevazi sitemizde imkanlarımız ölçüsünde yaşatmaya çalışalım.

Elbette her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır.Eli kalem(Klavye)tutan arkadaşlarımız karınca kararınca kendi bakış açılarıyla bu siteye renk katacaklardır.Bu renklilik te bizim harcımız,mozaiğimiz olacaktır.

Bu duygularla hasta olan köylülerimize acil şifalar,dertlilere devalar,borçlulara edalar,

Tüm okuyuculara umutlu yarınlar temenni ediyorum. Kalın Sağlıcakla……

Mehmet Çokluk - ERZİNCAN
8 Mayıs 2009